İşveren Markalaşması, Marka İletişimini Nasıl Etkiler?

Gelecekte iş değil, işveren arayacağız”

Prof. Dr. Charles Handy

Globalleşen dünyada hızla gelişen teknoloji, fiziksel sınırları ortadan kaldırdı. Teknolojik gelişmelere bağlı olarak çeşitlenen iletişim araçları ve içerisinde bulunduğumuz pandemi sürecinin etkisi ile bugün, yeni nesillerin istekleri, ihtiyaçları ve hayalleri geçmiştekinden çok daha farklı.

İçerisinde bulunduğumuz bu dönüşümün odağına insanı alması, işletmelerin ihtiyaç duyduğu ve istihdam etmek istediği hedef kitleye ulaşabilmesini oldukça zorlaştırdı.

Artık, hayalleri geçmiş nesillerden çok farklı, hayal güçleri sınır tanımayan, genç, dinamik, yaratıcı hedef kitleler ile çalışmak ve onları ellerinde tutmak isteyen işletmeler, geleneksel yöntemlerden çok daha farklı, insan odaklı, yaratıcı ve özgün çözümler üretmeyi tercih etmeliler.

Son zamanlarda iş dünyasının ilgi odağında olan ‘’İşveren Markalaşması’’ nitelikli işgücü elde etmek isteyen işletmeler için harika bir fırsat olarak karşımıza çıkıyor.

İşveren Markalaşması Nedir?

İşveren markalaşması, insanlar tarafından bir firmanın çalışılabilecek iyi ve kaliteli bir yer olarak düşünülmesidir. İşveren markaları firmanın tüm manevi değerlerini; kurum kültürü, personel profili, sosyal sorumluluk çalışmaları, çalışanları, –  misyon ve vizyonlarını içeren bir bütünü oluşturmaktadır. Başarılı çalışanların şirket içerisindeki varlıklarını devam ettirmelerini ve potansiyel çalışanların şirkete çekilmesini sağlayarak, rakiplerden farklılaşmayı hedefleyen uzun süreli bir stratejidir.

Küreselleşme ve gelişen teknolojinin tüm sektörel süreçlere hızla nüfuz etmesi ile yaşanan gelişmeler çerçevesinde, işveren markasını oluşturmak ve sürdürülebilir kılmak isteyen işletmeler için insan ve yetenek olguları en önemli yatırımdır.

İşveren markasının öneminin farkına vararak, odağına insanı alan ve yetenekli çalışanları işletmesine çekmek isteyen işletmeler için klasik işe alım süreçleri ve bu süreçlerde kullanılan klasik mesaj stratejileri artık hedef kitlelerin dikkatini çekmeyen, çağa ayak uydurmayan bir yaklaşımdır.

“Bernbach’ın da dediği gibi “iletişimde aşinalık kayıtsızlık doğurur.”

Bu nedenle yeteneğin ender bulunduğu ve hiç olmadığı kadar önemli olduğu günümüzde, yetenekli olarak adlandırabileceğimiz hedef kitleleri etkileyerek onları işletmeye kazandırmak, farklı işe alım süreçlerini ve iletişim stratejisi ihtiyacını beraberinde getirmektedir.

Bugün dikkat çekici, özgün, yaratıcı, hedef kitleye kendini değerli ve özel hissettirecek ilanlar hazırlamak ve bu ilanları kurumun kimliği ve kültürü ile birleştirmek, markalar için rakiplerinden farklılaşarak, ulaşmak istedikleri hedef kitlelerin dikkatini çekmenin önemli bir adımı olmuştur

İdeart olarak işletmelerin, işveren markalaşması sürecinde ihtiyaçları olan iletişim stratejilerini kurguluyoruz. Kaliteli iş gücünü bünyesine katarak bugüne ve geleceğe değer katmak isteyen işletmelerin sürekliliğini sağlamak için çalışıyoruz.